30 Nisan 2011

Nisan Ayı Düdükleri

Nisan Ayı Düdüğü İçin Oy kullanın !!
Öncelikle bu ayın içerisinde karşılaştığımız düdüklerimizi tanıyalım...

Tarık Yıldırım
http://www.facebook.com/profile.php?id=1519048557

Sebep: Küfür etmek
Bacak kadar boyu var, fındık kadar beyni var, pabuç kadar dili var, bamya kadar pipisi var ve onu devamlı bir yerlere koymaya çalışıyor. Anne babasının haberi olsun <32


Bulut perspektifleri

Hangimiz bulutları izlerken bir gözümüzü kapayıp elimizi uzatmadık ki onlara doğru? Ama bu adamlar işi bir adım ileri taşımış :)

Örümcek Adam 4 : Başlangıçtan Önce

Önceleri yeteneklerini geliştirmek için buzdolaplarına tırmanarak başladı...

29 Nisan 2011

HDR Su Fotoğrafları

HDR yapılmış su ile ilgili bir sürü zırva. Kah güzel, kah çirkin... öyle işte <3




facebook reklamlarında görünmemek için...

Facebook, sponsorlu reklamlarda üye resimlerini kullanmaya başladı. Facebook'un yeni 'Sponsorlu yazılar' planı Ocak ayında duyurulmuştu ve görünüşe bakılırsa yeni özellik şu an devrede. Yeni reklam kampanyasına göre bir veya birden fazla arkadaşınız bir ürünü 'beğenmiş' ise bu ürüne sizin de eğilimli olduğunuz düşünülüyor. Dolayısıyla size önerilen sponsorlu reklamlarda bir arkadaşınızın resmi yer alabiliyor. Bundan daha kötüsü ise yakın zamanda üçüncü parti reklamcıların da Facebook uygulamalarında isminizi ve resminizi kullanacak olması. Kampanyanın dışında kalmak için bir seçeneğin mevcut olması, bu tür bir paylaşımın yapılacağını ortaya çıkarıyor.

NASIL KAPATIYORUZ?




-diniz..

Maotik uygulamalar yapabilirdim size
Yalan söyleyebilirdim
Arkaya bir fon müziği koyabilirdim
Ve eminim benden çok ona ağlardınız
Harflerim size mahşer yalnızlığı yaşatabilirdi
Keşke susacak kadar aşık olmasalardı

Küçük çocukları kıskanabilirdiniz
Terbiyeli hayallere yol almak isterdiniz
Biliyorum hepiniz Simbad'ı severdiniz
Yasemin gibiydiniz
Birden..
Soldunuz gittiniz

Bir çok şey yapabilirdiniz
Sırf öleceğinizi bildiğiniz için
İntihar bile edebilirdiniz
Nasılsa öleceğim diyip
Dibine kadar da yaşayabilirdiniz
Bunu yapabilirdiniz

Aşık olabilirdiniz
Mutluluğu paylaşabilirdiniz
Hayatı sevebilirdiniz
Ve eminim
İyi bir çocuk olsaydınız
Şirinleri bile görebilirdiniz..

~M.Yıldız~

Bunun eşliğin de yazıldı
Bunun eşliğin de okunmalı

5 Kasım 2010

Karsantı - Gönül Salıncağı


Karsantı - Gönül Salıncağı | video.mynet.com
cover by KARSANTI ? http://www.facebook.com/karsanti | düzenleme & enstrümanlar : Karsantı
(1 Ocak 2008, ev kayıdı)

Seni sensizken heryerde seninleymiş gibi sevdim

Seni bir kar tanesinin saflığında sevdim..
Küskünken ağlaya ağlaya sevdim..
Dilde suskundum belki ama seni çığlık çığlığa sevdim..
Bir bebeğin şirinliği gibi, bir yaşın hüznü kadar sevdim..
Ben seni zamansız,
ben seni mekansız, ben seni ansız sevdim..
Bazen deli gibi bazen
ölürcesine yorgun sevdim..
Seni yarınlarımda, düşlerimde,
Seni söyleyemediklerimde,
Seni sensizken heryerde seninleymiş gibi sevdim.

~ Ferhat Özkerim ~

Nereden bilebilirdim?

Zamana bırakmıştım hayallerimi..
Bitmişti artık herşey.
Ve sona gelinmişti yanlızlıkta..
Yeni bir gülüşe açtım ertesi sabah gözlerimi...
Ama nerden bilebilirdim ki cennette olduğunu sevdamın..

~ Ferhat Özkerim ~

Uyku ile uyanıklık arasında bir rüya

Uykuyla uyanıklık arasında bir rüyamdın oysa.Adını bilmediğim adını anmadığım topraklarda var etmiştim seni kendimce.Hani bir (K)ayıp kent olsaydı içinde olmayan insanlar olsaydı ve birde adsız bir siyah postane olsaydı bende sana yazsaydım ama gönderemeseydim.Sen uyuya kalsaydın bende uykunla uyanıklığın arasında bir rüyan olsaydım.

Rüyalarının öcüsü olsaydım uykuda korktuğun uyandığında gülerek anlattığın.Ben bir çok şey olsaydım.Aşk olsaydım,yalnızlık olsaydım,sevinç olsaydım,gül olsaydım,diken olsaydım.Ama hep sende var olsaydım.Saat seni geçmeseydi hiçbir zaman.İkimize ramak kalsaydı.Tam üstümüze gelseydi aşkın yelkovanı ve saat tam biz olsaydık!Zamanları bile korkutsaydık!

Hava güzel olsaydı ben kapınızın önüne gelseydim serenat yapsaydım.Senin koltukların kabarsaydı.Arkadaşların “ne yakışıklı çocuk yaptığına bak kim yapar bunu” diyip kıskanıp çatır çatır çatlasalardı.Sen hoşlansaydın bu durumdan ama belli etmeyip içeri geçseydin.Bende seni tavladığımı düşünseydim bir demet gül gönderseydim.Üstünede fiyakalı bir not yazsaydım
“Bekliyorum
Öyle bir havada gel ki
Vazgeçmek mümkün olmasın..”.

Sen bunu okusaydın ve yanlış anlasaydın.Gelip kafamda dağıtsaydın caaanım gülleri.”Yanlış anladınız” diye arkandan bağıra bağıra koşsaydım seninde hoşuna gitseydi.
Kız sen ne zillisin bir bilsen!

Beni peşinden deli gibi koştursaydın sonrada durup dinleseydin.Seni kötü bir şey demediğime ikna etseydim sonrada alttan alttan gülseydin bana.Bende seni sevdiğimi söyleseydim.Ve sende bana evli olduğunu!!!Ben oracıkta giyotin altına girseydim kıyım kıyım kıyılsaydım.
İyi olur muydu hiç?Olmazdı zilli!...

~M.Yıldız~